Translation meaning & definition of the word "promotion" into Turkish language

noun

1. A message issued in behalf of some product or cause or idea or person or institution

• "The packaging of new ideas"

synonym:
• promotion
,
• publicity
,
• promotional material
,
• packaging

1. Bazı ürün veya neden veya fikir veya kişi veya kurum adına verilen bir mesaj

• "Yeni fikirlerin ambalajlanması"

eşanlamlı:
• tanıtım
,
• reklâm
,
• promosyon malzemesi
,
• ambalaj

2. Act of raising in rank or position

synonym:
• promotion

2. Rütbe veya pozisyonda yükseltme eylemi

eşanlamlı:
• tanıtım

3. Encouragement of the progress or growth or acceptance of something

synonym:
• promotion
,
• furtherance
,
• advancement

3. Bir şeyin ilerlemesinin veya büyümesinin veya kabulünün teşvik edilmesi

eşanlamlı:
• tanıtım
,
• ilerletme
,
• ilerleme

4. The advancement of some enterprise

• "His experience in marketing resulted in the forwarding of his career"

synonym:
• forwarding
,
• furtherance
,
• promotion

4. Bazı girişimlerin ilerlemesi

• "Pazarlamadaki deneyimi kariyerinin yönlendirilmesiyle sonuçlandı"

eşanlamlı:
• sevkiyat
,
• ilerletme
,
• tanıtım

Examples of using

Tom is the one who deserves the promotion.

Tom terfiye layık kişidir.

Tom is the one who deserves the promotion.

Tom terfiyi hak eden kişidir.

I've decided to give Tom the promotion.

Tom'a terfi vermeye karar verdik.

I assume you've heard about Tom's promotion.

Sanırım Tom'un terfisini duydun.

Did you hear about Tom's promotion?

Tom'un terfisini duydun mu?

Tom got a promotion.

Tom'un bir terfisi var.

Tom is up for promotion.

Tom, promosyon için sevinçli.

Tom deserves a promotion.

Tom bir terfiyi hak ediyor.

Tom is the next in line for promotion.

Tom terfi için sırada bir sonrakidir.

Tom is up for a promotion.

Tom terfi için keyifli.

Tom missed the opportunity for a promotion.

Tom terfi fırsatını kaçırdı.

They congratulated their colleague on his promotion.

Onlar meslektaşını terfi etmesinden dolayı tebrik ettiler

My secretary is pushing for a promotion.

Sekreterim terfî için sıkıştırıyor.

He is qualified for promotion.

O, terfi için niteliklidir.

Are you worried about the promotion?

Terfi hakkında endişeli misin?

His lack of technical knowledge precluded him from promotion.

Teknik bilgisinin olmayışı terfi etmesine engel oldu.

He deserves a promotion.

O, terfiyi hakediyor.

I'm anxious for a promotion.

Ben bir tanıtım için hevesliyim.

I had to compete with him for promotion.

Ben tanıtım için onunla rekabet etmek zorunda kaldım.

My promotion hangs on his decision.

Terfi etmem onun kararına bağlı.