Translation meaning & definition of the word "privilege" into Turkish language
Türk diline "ayrıcalık" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Privilege
[Ayrıcalık]/prɪvləʤ/
noun
1. A special advantage or immunity or benefit not enjoyed by all
- synonym:
- privilege
1. Herkesin hoşuna gitmeyen özel bir avantaj veya bağışıklık veya fayda
- eşanlamlı:
- ayrıcalık
2. A right reserved exclusively by a particular person or group (especially a hereditary or official right)
- "Suffrage was the prerogative of white adult males"
- synonym:
- prerogative ,
- privilege ,
- perquisite ,
- exclusive right
2. Yalnızca belirli bir kişi veya grup tarafından saklı tutulan bir hak (özellikle kalıtsal veya resmi bir hak)
- "Suffrage, beyaz yetişkin erkeklerin ayrıcalığıydı"
- eşanlamlı:
- imtiyaz ,
- ayrıcalık ,
- ikramiye ,
- ayrıcalıklı hak
3. (law) the right to refuse to divulge information obtained in a confidential relationship
- synonym:
- privilege
3. (hukuk) gizli bir ilişkide elde edilen bilgileri ifşa etmeyi reddetme hakkı
- eşanlamlı:
- ayrıcalık
verb
1. Bestow a privilege upon
- synonym:
- privilege ,
- favor ,
- favour
1. Ayrıcalık vermek
- eşanlamlı:
- ayrıcalık ,
- iyilik
Examples of using
He must have abused the privilege.
Ayrıcalığı kötüye kullanmıştır.
He abused the privilege.
O ayrıcalığı istismar etti.
He had the privilege of studying abroad for two years.
O, iki yıllığına yurt dışında eğitim görme ayrıcalığına sahipti.