Translation meaning & definition of the word "pride" into Turkish language
Türk diline "gurur" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Pride
[Gurur]/praɪd/
noun
1. A feeling of self-respect and personal worth
- synonym:
- pride ,
- pridefulness
1. Öz saygı ve kişisel değer duygusu
- eşanlamlı:
- gurur ,
- gururluluk
2. Satisfaction with your (or another's) achievements
- "He takes pride in his son's success"
- synonym:
- pride
2. Başarılarınızdan (veya başkasının) memnuniyetiniz
- "Oğlunun başarısıyla gurur duyuyor"
- eşanlamlı:
- gurur
3. The trait of being spurred on by a dislike of falling below your standards
- synonym:
- pride
3. Standartlarınızın altına düşmekten hoşlanmayarak teşvik edilmenin özelliği
- eşanlamlı:
- gurur
4. A group of lions
- synonym:
- pride
4. Bir grup aslan
- eşanlamlı:
- gurur
5. Unreasonable and inordinate self-esteem (personified as one of the deadly sins)
- synonym:
- pride ,
- superbia
5. Mantıksız ve aşırı benlik saygısı (ölümcül günahlardan biri olarak kişileştirilir)
- eşanlamlı:
- gurur ,
- superbia
verb
1. Be proud of
- "He prides himself on making it into law school"
- synonym:
- pride ,
- plume ,
- congratulate
1. Gurur duymak
- "Hukuk fakültesine girmekten gurur duyuyor"
- eşanlamlı:
- gurur ,
- tüy ,
- tebrik etmek
Examples of using
His pride won't allow him to ask questions.
Onun gururu sorular sormasına izin vermez.
When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride.
O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kızkardeşi gururla baktı.
Vanity and pride are different things, though the words are often used synonymously.
Her ne kadar sıkça eş anlamlı olarak kullanılsalar da; kibir ve gurur farklı şeylerdir.