Translation meaning & definition of the word "prejudicial" into Turkish language
Türk diline "yargısız" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Prejudicial
[Önyargılı]/prɛʤədɪʃəl/
adjective
1. (sometimes followed by `to') causing harm or injury
- "Damaging to career and reputation"
- "The reporter's coverage resulted in prejudicial publicity for the defendant"
- synonym:
- damaging ,
- detrimental ,
- prejudicial ,
- prejudicious
1. (bazen `bazen' tarafından takip edilir) zarar veya yaralanmaya neden olur
- "Kariyere ve itibara zarar vermek"
- "Muhabirin yayını sanık için önyargılı bir tanıtımla sonuçlandı"
- eşanlamlı:
- zarar verici ,
- zararlı ,
- önyargılı
2. Tending to favor preconceived ideas
- "The presence of discriminatory or prejudicial attitudes in the white population"
- synonym:
- prejudicial ,
- prejudicious
2. Önceden düşünülmüş fikirleri tercih etme eğilimi
- "Beyaz popülasyonda ayrımcı veya önyargılı tutumların varlığı"
- eşanlamlı:
- önyargılı