Tom believed he could actually predict the future.
Tom geleceği gerçekten tahmin edebileceğine inanıyordu.
Tom actually believed he could predict the future.
Tom aslında geleceği tahmin edebileceğine inanıyordu.
Tom tried to predict the future.
Tom geleceği tahmin etmeye çalıştı.
I can't predict the future.
Geleceği tahmin edemiyorum.
Tom attempted to predict the results.
Tom sonuçları tahmin etmeye çalıştı.
Some people say they can predict the future.
Bazı insanlar geleceği tahmin edebildiklerini söylüyor.
It's impossible to predict earthquakes.
Depremleri tahmin etmek imkansız.
There's no way to predict what you will dream tonight.
Bu gece ne hayal edeceğini tahmin etmenin bir yolu yok.
For free English to Turkish translation, utilize the Lingvanex translation apps.
We apply ultimate machine translation technology and artificial intelligence to offer a free Turkish-English online text translator.