Translation meaning & definition of the word "pray" into Turkish language

verb

1. Address a deity, a prophet, a saint or an object of worship

• Say a prayer

• "Pray to the lord"

synonym:
• pray

1. Bir tanrıya, bir peygambere, bir azize veya bir ibadet nesnesine hitap edin

• Dua etmek

• "Rabbimize dua et"

eşanlamlı:
• dua etmek

2. Call upon in supplication

• Entreat

• "I beg you to stop!"

synonym:
• beg
,
• implore
,
• pray

2. Yalvarışta bulunmak

• Üstelemek

• "Durman için yalvarıyorum!"

eşanlamlı:
• yalvarmak
,
• dua etmek

Examples of using

We'll pray for you.

Sana dua edeceğiz.

We pray for the souls of our brothers and sisters.

Erkek ve kız kardeşlerimizin ruhları için dua ediyoruz.

I'll pray hard.

Çok dua edeceğim.

Did Tom pray?

Tom dua etti mi?

I pray for your happiness from the bottom of my heart.

Mutluluğun için bütün kalbimle dua ediyorum.

He knows how to pray.

Nasıl yakarılacağını bilir.

He knows how to pray.

Nasıl dua edileceğini bilir.

I cannot pray now.

Şu anda dua edemem.

Go to church with your parents and pray for her.

Ailenle birlikte kiliseye git ve onun için dua et.

I pray that you will have the best of luck.

Şansının yaver gitmesi için dua ediyorum.

She used to pray before going to bed.

Yatağa gitmeden önce dua ederdi.

She used to pray before going to bed.

Uyumadan önce dua ederdi.

She went down on her knees to pray.

Dua etmek için dizlerinin üstüne çöktü.

We knelt down to pray.

Biz dua etmek için diz çöktük.

We all knelt down to pray.

Dua etmek için hepimiz diz çöktük.