Translation meaning & definition of the word "pounding" into Turkish language
Türk diline "vurma" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Pounding
[Dövme]/paʊndɪŋ/
noun
1. Repeated heavy blows
- synonym:
- pounding ,
- buffeting
1. Tekrarlanan ağır darbeler
- eşanlamlı:
- dövme ,
- büfe
2. An instance of rapid strong pulsation (of the heart)
- "He felt a throbbing in his head"
- synonym:
- throb ,
- throbbing ,
- pounding
2. Hızlı güçlü titreşim örneği (kalbin)
- "Kafasında bir zonklama hissetti"
- eşanlamlı:
- titremek ,
- zonklama ,
- dövme
3. The act of pounding (delivering repeated heavy blows)
- "The sudden hammer of fists caught him off guard"
- "The pounding of feet on the hallway"
- synonym:
- hammer ,
- pound ,
- hammering ,
- pounding
3. Vurma eylemi (tekrarlanan ağır darbeleri teslim etme)
- "Aptal yumruklar onu hazırlıksız yakaladı"
- "Ayakların koridorda vurulması"
- eşanlamlı:
- çekiç ,
- pound ,
- dövme
Examples of using
Tom has a pounding headache.
Tom berbat bir baş ağrısı var.
My heart is pounding.
Kalbim çarpıyor.
With her heart pounding, she opened the door.
Kalp çarpıntısıyla, o kapıyı açtı