Tom pointed at something across the street.
Tom caddenin karşısındaki bir şeyi işaret etti.
Tom grabbed his rifle and pointed it at Mary.
Tom tüfeğini kaptı ve Mary'ye doğrulttu.
Tom pointed his finger at Mary.
Tom parmağını Mary'ye işaret etti.
Tom raised his rifle and pointed it at Mary.
Tom tüfeğini kaldırdı ve Mary'ye doğrulttu.
Everyone pointed at Tom.
Herkes Tom'u işaret etti.
Mr. Kennedy pointed out our mistakes.
Bay Kennedy hatalarımıza dikkat çekti.
Cats have pointed ears.
Kedilerin sivri kulakları vardır.
She pointed at him.
Onu işaret etti.
Tom pointed a gun at Mary.
Tom Mary'ye silah doğrulttu.
Tom pointed out some problems.
Tom bazı sorunlara dikkat çekti.
Tom kept his gun pointed at Mary and told her not to move.
Tom silahını Mary'ye doğrulttu ve ona hareket etmemesini söyledi.
Tom pointed at Mary.
Tom Mary'yi işaret etti.
Tom pointed out Mary's mistakes.
Tom Mary'nin hatalarına dikkat çekti.
Tom pointed towards the mountain.
Tom dağa doğru işaret etti.
She pointed her finger at him.
Parmağını ona doğrulttu.
She pointed her finger at him accusingly.
Suçlayıcı bir şekilde parmağını ona doğrulttu.
The burglar pointed his gun at the victim.
Hırsız silahını kurbana doğrulttu.
She pointed out my mistake.
Hatama dikkat çekti.
She pointed out the mistakes I had made.
Yaptığım hatalara dikkat çekti.
He pointed out some spelling errors to her.
Ona bazı yazım hatalarına dikkat çekti.
For free English to Turkish translation, utilize the Lingvanex translation apps.
We apply ultimate machine translation technology and artificial intelligence to offer a free Turkish-English online text translator.