Translation meaning & definition of the word "player" into Turkish language
Türk diline "oyuncu" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Player
[Oyuncu]/pleər/
noun
1. A person who participates in or is skilled at some game
- synonym:
- player ,
- participant
1. Bir oyuna katılan veya bir oyunda yetenekli olan bir kişi
- eşanlamlı:
- oyuncu ,
- katılımcı
2. Someone who plays a musical instrument (as a profession)
- synonym:
- musician ,
- instrumentalist ,
- player
2. Bir müzik aleti çalan biri (meslek olarak)
- eşanlamlı:
- müzisyen ,
- enstrümantalist ,
- oyuncu
3. A theatrical performer
- synonym:
- actor ,
- histrion ,
- player ,
- thespian ,
- role player
3. Tiyatro sanatçısı
- eşanlamlı:
- aktör ,
- oyuncu ,
- tiyatrocu ,
- rol oyuncusu
4. A person who pursues a number of different social and sexual partners simultaneously
- synonym:
- player
4. Aynı anda bir dizi farklı sosyal ve cinsel partner peşinde olan bir kişi
- eşanlamlı:
- oyuncu
5. An important participant (as in a business deal)
- "He was a major player in setting up the corporation"
- synonym:
- player
5. Önemli bir katılımcı (bir iş anlaşmasında olduğu gibi)
- "Şirketi kurmada önemli bir oyuncuydu"
- eşanlamlı:
- oyuncu
Examples of using
Tom is the only trumpet player I know.
Tom tanıdığım tek trompetçidir.
Tom is the best basketball player I've ever seen.
Tom şu ana kadar gördüğüm en iyi basketbol oyuncusu.
Tom took the CD out of its case and put it into the player.
Tom CD'yi kutusundan çıkardı ve onu çalara taktı.