Translation meaning & definition of the word "plank" into Turkish language
Türk diline "düzlem" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Plank
[Tahta]/plæŋk/
noun
1. A stout length of sawn timber
- Made in a wide variety of sizes and used for many purposes
- synonym:
- board ,
- plank
1. Biçilmiş kerestenin sağlam bir uzunluğu
- Çok çeşitli boyutlarda yapılır ve birçok amaç için kullanılır
- eşanlamlı:
- tahta
2. An endorsed policy in the platform of a political party
- synonym:
- plank
2. Bir siyasi parti platformunda onaylanmış bir politika
- eşanlamlı:
- tahta
verb
1. Cover with planks
- "The streets were planked"
- synonym:
- plank ,
- plank over
1. Tahtalarla örtmek
- "Sokaklar battı"
- eşanlamlı:
- tahta ,
- tahtalamak
2. Set (something or oneself) down with or as if with a noise
- "He planked the money on the table"
- "He planked himself into the sofa"
- synonym:
- plank ,
- flump ,
- plonk ,
- plop ,
- plunk ,
- plump down ,
- plunk down ,
- plump
2. Bir gürültü ile ya da sanki aşağı (bir şey ya da kendini) ayarlayın
- "Parayı masaya yatırdı"
- "Kendisini kanepeye yatırdı"
- eşanlamlı:
- tahta ,
- güm ,
- düşmek ,
- lop ,
- gümlemek ,
- tıka basa çökmek ,
- yere sermek ,
- tıknaz
3. Cook and serve on a plank
- "Planked vegetable"
- "Planked shad"
- synonym:
- plank
3. Bir tahtada pişirin ve servis yapın
- "Taşlanmış sebze"
- "Taşlanmış şad"
- eşanlamlı:
- tahta