Translation meaning & definition of the word "planetary" into Turkish language
Türk diline "gezegensel" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Planetary
[Gezegensel]/plænətɛri/
adjective
1. Of or relating to or resembling the physical or orbital characteristics of a planet or the planets
- "Planetary motion"
- "Planetary year"
- synonym:
- planetal ,
- planetary
1. Bir gezegenin veya gezegenlerin fiziksel veya yörünge özellikleri ile ilgili veya bunlara benzeyen
- "Gezegensel hareket"
- "Gezegen yılı"
- eşanlamlı:
- gezegensel
2. Of or relating to or characteristic of the planet earth or its inhabitants
- "Planetary rumblings and eructations"- l.c.eiseley
- "The planetary tilt"
- "This terrestrial ball"
- synonym:
- planetary ,
- terrestrial
2. Dünya gezegeninin veya sakinlerinin karakteristik veya karakteristik özellikleri
- "Gezegensel gürlemeler ve erozyonlar" - l.c.eiseley
- "Gezegensel eğim"
- "Bu karasal top"
- eşanlamlı:
- gezegensel ,
- dünyasal
3. Having no fixed course
- "An erratic comet"
- "His life followed a wandering course"
- "A planetary vagabond"
- synonym:
- erratic ,
- planetary ,
- wandering
3. Sabit bir rotası olmaması
- "Düzensiz bir kuyruklu yıldız"
- "Hayatı bir gezinti rotası izledi"
- "Gezegensel bir serseri"
- eşanlamlı:
- düzensiz ,
- gezegensel ,
- dolaşan
4. Involving the entire earth
- Not limited or provincial in scope
- "Global war"
- "Global monetary policy"
- "Neither national nor continental but planetary"
- "A world crisis"
- "Of worldwide significance"
- synonym:
- global ,
- planetary ,
- world(a) ,
- worldwide ,
- world-wide
4. Tüm dünyayı dahil
- Sınırlı veya kapsamda il değil
- "Küresel savaş"
- "Küresel para politikası"
- "Ne ulusal ne de kıtasal ama gezegensel"
- "Dünya krizi" gibi"
- "Dünya çapında önemi olan"
- eşanlamlı:
- küresel ,
- gezegensel ,
- dünya(a) ,
- dünya çapında