Translation meaning & definition of the word "pilot" into Turkish language
Türk diline "pilot" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Pilot
[Pilot]noun
1. Someone who is licensed to operate an aircraft in flight
- synonym:
- pilot ,
- airplane pilot
1. Uçuşta bir uçağı kullanma lisansı olan biri
- eşanlamlı:
- pilot
2. A person qualified to guide ships through difficult waters going into or out of a harbor
- synonym:
- pilot
2. Bir kişi, bir limana giren veya çıkan zorlu sularda gemilere rehberlik etmeye hak kazandı
- eşanlamlı:
- pilot
3. A program exemplifying a contemplated series
- Intended to attract sponsors
- synonym:
- pilot program ,
- pilot film ,
- pilot
3. Düşünülmüş bir seriyi örnekleyen bir program
- Sponsor çekmek için tasarlanmıştır
- eşanlamlı:
- pilot program ,
- deneme filmi ,
- pilot
4. Something that serves as a model or a basis for making copies
- "This painting is a copy of the original"
- synonym:
- original ,
- archetype ,
- pilot
4. Kopya yapmak için bir model veya temel olarak hizmet eden bir şey
- "Bu resim orijinalinin bir kopyasıdır"
- eşanlamlı:
- orijinal ,
- arketip ,
- pilot
5. Small auxiliary gas burner that provides a flame to ignite a larger gas burner
- synonym:
- pilot burner ,
- pilot light ,
- pilot
5. Daha büyük bir gaz brülörünü ateşlemek için bir alev sağlayan küçük yardımcı gaz brülörü
- eşanlamlı:
- pilot brülör ,
- pilot ışık ,
- pilot
6. An inclined metal frame at the front of a locomotive to clear the track
- synonym:
- fender ,
- buffer ,
- cowcatcher ,
- pilot
6. Pisti temizlemek için bir lokomotifin önünde eğimli bir metal çerçeve
- eşanlamlı:
- tampon ,
- sığır çobanı ,
- pilot
verb
1. Operate an airplane
- "The pilot flew to cuba"
- synonym:
- fly ,
- aviate ,
- pilot
1. Uçağı çalıştırmak
- "Pilot küba'ya uçtu"
- eşanlamlı:
- uçmak ,
- açılmak ,
- pilot
2. Act as the navigator in a car, plane, or vessel and plan, direct, plot the path and position of the conveyance
- "Is anyone volunteering to navigate during the trip?"
- "Who was navigating the ship during the accident?"
- synonym:
- navigate ,
- pilot
2. Bir arabada, uçakta veya gemide navigatör olarak hareket edin ve doğrudan nakil yolunu ve konumunu planlayın
- "Gezi sırasında gezinmek için gönüllü olan var mı?"
- "Kaza sırasında gemiyi kim geziyordu?"
- eşanlamlı:
- gezinme ,
- pilot