Translation meaning & definition of the word "penalty" into Turkish language

noun

1. The act of punishing

synonym:
• punishment
,
• penalty
,
• penalization
,
• penalisation

1. Cezalandırma eylemi

eşanlamlı:
• ceza

2. A payment required for not fulfilling a contract

synonym:
• penalty

2. Bir sözleşmeyi yerine getirmemek için gerekli bir ödeme

eşanlamlı:
• ceza

3. The disadvantage or painful consequences of an action or condition

• "Neglected his health and paid the penalty"

synonym:
• penalty

3. Bir eylemin veya durumun dezavantajı veya acı verici sonuçları

• "Sağlığını ihmal etti ve cezasını ödedi"

eşanlamlı:
• ceza

4. (games) a handicap or disadvantage that is imposed on a competitor (or a team) for an infraction of the rules of the game

synonym:
• penalty

4. (oyunlar) bir yarışmacıya (veya bir takıma) oyunun kurallarının ihlal edilmesi için uygulanan bir handikap veya dezavantaj

eşanlamlı:
• ceza

Examples of using

Tom believes that the death penalty should be abolished.

Tom ölüm cezasının kaldırılması gerektiğine inanıyor.

His crime deserves the death penalty.

Onun suçu ölüm cezasını hak ediyor.

We should abolish the death penalty.

Ölüm cezasını kaldırmalıyız.

His crime deserved the death penalty.

İşlediği suç ölüm cezasına layıktı.

His crime deserved the death penalty.

Onun suçu ölüm cezasını hak etti.

The death penalty should be abolished.

Ölüm cezası kaldırılmalıdır.

We must abolish the death penalty.

Ölüm cezasını kaldırmalıyız

We must abolish the death penalty.

Ölüm cezasını iptal etmeliyiz.

The man is liable to the death penalty.

Adam ölüm cezasına karşı duyarlı.

We should do away with the death penalty.

Ölüm cezasını yürürlükten kaldırmalıyız.