Translation meaning & definition of the word "paying" into Turkish language
Türk diline "ödeme" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Paying
[Ödeme yapan]/peɪŋ/
adjective
1. Yielding a fair profit
- synonym:
- gainful ,
- paid ,
- paying
1. Adil kazanç sağlamak
- eşanlamlı:
- kazançlı ,
- ödenmiş ,
- ödeme yapan
2. For which money is paid
- "A paying job"
- "Remunerative work"
- "Salaried employment"
- "Stipendiary services"
- synonym:
- compensable ,
- paying(a) ,
- remunerative ,
- salaried ,
- stipendiary
2. Hangi para için ödenir
- "Ödeme ödeyen bir iş"
- "Ödüllendirici çalışma"
- "Ücretli istihdam"
- "Kadın hizmetleri"
- eşanlamlı:
- telafi edilebilir ,
- ödeme(a) ,
- kazançlı ,
- maaşlı
Examples of using
Tom noticed that not all the kids were paying attention.
Tom bütün çocukların dikkat etmediğini fark etti.
Tom had a good reason for not paying his rent on time.
Tom'un kirasını zamanında ödemediği için iyi bir nedeni vardı.
Tom tried to sneak into the movie theater without paying.
Tom para ödemeden sinemaya gizlice girmeye çalıştı.