Translation meaning & definition of the word "ozone" into Turkish language
Türk diline "ozon" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Ozone
[Ozon]/oʊzoʊn/
noun
1. A colorless gas (o3) soluble in alkalis and cold water
- A strong oxidizing agent
- Can be produced by electric discharge in oxygen or by the action of ultraviolet radiation on oxygen in the stratosphere (where it acts as a screen for ultraviolet radiation)
- synonym:
- ozone
1. Alkalilerde ve soğuk suda çözünen renksiz bir gaz (o3)
- Güçlü bir oksitleyici ajan
- Oksijende elektrik boşalmasıyla veya stratosferdeki oksijen üzerinde ultraviyole radyasyonun etkisiyle üretilebilir (ultraviyole radyasyon için bir ekran görevi görür)
- eşanlamlı:
- ozon
Examples of using
If not for the ozone layer, we would be in imminent danger.
Ozon tabakası olmasaydı, tehlikede olacaktık.
The sudden increase of ultraviolet rays made the researchers believe in the existence of ozone holes.
Ultraviyole ışınlarının ani artışı araştırmacıları ozon deliklerinin varlığına inandırdı.
This chart illustrates the function of ozone layer.
Bu tablo ozon tabakasının işlevini gösteriyor.