Translation meaning & definition of the word "outlaw" into Turkish language
Türk diline "yasa dışı" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Outlaw
[Yasaklamak]/aʊtlɔ/
noun
1. Someone who has committed a crime or has been legally convicted of a crime
- synonym:
- criminal ,
- felon ,
- crook ,
- outlaw ,
- malefactor
1. Bir suç işlemiş veya yasal olarak bir suçtan hüküm giymiş biri
- eşanlamlı:
- suçlu ,
- dolandırıcı ,
- yasaklamak ,
- suç
verb
1. Declare illegal
- Outlaw
- "Marijuana is criminalized in the u.s."
- synonym:
- outlaw ,
- criminalize ,
- criminalise ,
- illegalize ,
- illegalise
1. Yasadışı ilan etmek
- Yasaklamak
- "Marijuana abd'de suç sayıldı."
- eşanlamlı:
- yasaklamak ,
- suç haline getirmek ,
- suç saymak ,
- yasadışılaştırmak
adjective
1. Contrary to or forbidden by law
- "An illegitimate seizure of power"
- "Illicit trade"
- "An outlaw strike"
- "Unlawful measures"
- synonym:
- illegitimate ,
- illicit ,
- outlaw(a) ,
- outlawed ,
- unlawful
1. Yasalara aykırı veya yasak
- "Iktidarın gayri meşru bir şekilde ele geçirilmesi"
- "Yasadışı ticaret"
- "Kanundışı grev"
- "Yasadışı önlemler"
- eşanlamlı:
- gayri meşru ,
- illegal ,
- controler(a) ,
- yasadışı
2. Disobedient to or defiant of law
- "Lawless bands roaming the plains"
- synonym:
- lawless ,
- outlaw(a)
2. Yasalara itaatsiz veya meydan okuyan
- "Düzlüklerde dolaşan kanunsuz gruplar"
- eşanlamlı:
- kanunsuz ,
- controler(a)
Examples of using
He's an outlaw.
O bir haydut.
That guy is an outlaw.
Şu adam bir kanun kaçağı.
This guy is an outlaw.
Bu adam bir kanun kaçağı.