Translation meaning & definition of the word "oppressive" into Turkish language
Türk diline "baskıcı" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Oppressive
[Baskıcı]/əprɛsɪv/
adjective
1. Weighing heavily on the senses or spirit
- "The atmosphere was oppressive"
- "Oppressive sorrows"
- synonym:
- oppressive
1. Duyulara veya ruha ağır ağır ağır basmak
- "Atmosfer baskıcıydı"
- "Etkileyici üzüntüler"
- eşanlamlı:
- baskıcı
2. Marked by unjust severity or arbitrary behavior
- "The oppressive government"
- "Oppressive laws"
- "A tyrannical parent"
- "Tyrannous disregard of human rights"
- synonym:
- oppressive ,
- tyrannical ,
- tyrannous
2. Haksız ciddiyet veya keyfi davranış ile işaretlenmiştir
- "Baskıcı hükümet" dedi"
- "Baskıcı yasalar"
- "Zalim bir ebeveyn"
- "İnsan haklarını çok önemsememek"
- eşanlamlı:
- baskıcı ,
- zalimce