Translation meaning & definition of the word "nine" into Turkish language

noun

1. The cardinal number that is the sum of eight and one

synonym:
• nine
,
• 9
,
• IX
,
• niner
,
• Nina from Carolina
,
• ennead

1. Sekiz ve bir toplamı olan kardinal sayı

eşanlamlı:
• dokuz
,
• 9
,
• IX
,
• Carolina'dan gelen Nina
,
• ennead

2. A team of professional baseball players who play and travel together

• "Each club played six home games with teams in its own division"

synonym:
• baseball club
,
• ball club
,
• club
,
• nine

2. Birlikte oynayan ve seyahat eden profesyonel beyzbol oyuncularından oluşan bir ekip

• "Her kulüp kendi bölümündeki takımlarla altı ev maçı oynadı"

eşanlamlı:
• beyzbol kulübü
,
• top top toplayıcı kulüp
,
• kulüp
,
• dokuz

3. One of four playing cards in a deck with nine pips on the face

synonym:
• nine-spot
,
• nine

3. Yüzünde dokuz pip bulunan bir destedeki dört oyun kartından biri

eşanlamlı:
• dokuz nokta
,
• dokuz

adjective

1. Denoting a quantity consisting of one more than eight and one less than ten

synonym:
• nine
,
• 9
,
• ix

1. Sekizden fazla ve ondan az bir miktardan oluşan bir miktarı belirtir

eşanlamlı:
• dokuz
,
• 9
,
• ix

Examples of using

I usually go to bed at nine.

Ben genellikle dokuz da yatarım.

Can you meet me at nine o'clok on Saturday morning?

Cumartesi sabahı dokuzda benimle buluşabilir misin?

Can you meet me at nine o'clok on Saturday morning?

Cumartesi sabahı saat dokuzda benimle buluşabilir misin?

The course will be continued at nine.

Kurs, dokuzda devam edecek.

On school nights, Tom goes to bed at nine o'clock, but on Fridays and Saturdays, he stays up much later.

Okul geceleri, Tom saat dokuzda yatar fakat cuma ve cumartesi günleri çok daha geç saatlere kadar kalır.

Austria is a parliamentary republic in central Europe and consists of nine federal states.

Avusturya, Orta Avrupa'da parlamenter bir cumhuriyettir ve dokuz federal eyaletten oluşur.

Is it true that you closed the shop at nine?

Dükkanını saat 9'da kapattığın doğru mu?

I moved to England from Germany when I was nine.

Dokuz yaşındayken Almanya'dan İngiltere'ye taşındım.

It's a quarter after nine in the morning.

Saat sabah dokuzu çeyrek geçiyor.

There are three primary colours and nine secondary colours for a total of twelve colours.

On iki rengin bir toplamı için üç ana renk ve dokuz ikinci derecede renk vardır.

My very educated mother just showed us nine planets.

Benim çok eğitimli annem az önce bize dokuz gezegeni gösterdi.

Tom bought the whole nine yards.

Tom tam dokuz yarda aldı.

Tom usually works from nine to five-thirty.

Tom genellikle dokuzdan beş-otuza kadar çalışır.

Tom works from nine to five.

Tom dokuzdan beşe kadar çalışır.

It is already nine o'clock.

Saat dokuz oldu bile.

He bought the whole nine yards.

O, dokuz yardın tamamını satın aldı.

School starts at nine.

Okul dokuzda başlar.

The time is nine minutes after ten.

Saat onu dokuz geçiyor.

The plane arrived exactly at nine.

Uçak tam olarak dokuzda vardı.