Translation meaning & definition of the word "nickel" into Turkish language
Türk diline "nikel" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Nickel
[Nikel]/nɪkəl/
noun
1. A hard malleable ductile silvery metallic element that is resistant to corrosion
- Used in alloys
- Occurs in pentlandite and smaltite and garnierite and millerite
- synonym:
- nickel ,
- Ni ,
- atomic number 28
1. Korozyona dayanıklı sert dövülebilir sünek gümüş metalik bir eleman
- Alaşımlarda kullanılan haller
- Pentlandit ve smaltit ve garnierit ve milleritte görülür
- eşanlamlı:
- nikel ,
- Ni ,
- atom numarası 28
2. A united states coin worth one twentieth of a dollar
- synonym:
- nickel
2. Bir doların yirmide biri değerinde bir birleşik devletler parası
- eşanlamlı:
- nikel
3. Five dollars worth of a drug
- "A nickel bag of drugs"
- "A nickel deck of heroin"
- synonym:
- nickel ,
- nickel note
3. Beş dolar değerinde bir ilaç
- "Bir nikel torba ilaç"
- "Eroin nikel güverte"
- eşanlamlı:
- nikel ,
- nikel nota
verb
1. Plate with nickel
- "Nickel the plate"
- synonym:
- nickel
1. Nikel ile plaka
- "Plaka nikel"
- eşanlamlı:
- nikel
Examples of using
If I had a nickel for every time I made a mistake, I'd have made cheaper mistakes.
Hata yaptığım her sefer için bir nikelim olsa, daha ucuz hatalar yapardım.
His ideas never fetched him a nickel.
Onun fikirleri ona asla bir nikel kazandırmadı.
A nickel is a five-cent coin.
Bir nikel beş kuruş değerinde bozuk paradır.