Translation meaning & definition of the word "native" into Turkish language

noun

1. An indigenous person who was born in a particular place

• "The art of the natives of the northwest coast"

• "The canadian government scrapped plans to tax the grants to aboriginal college students"

synonym:
• native
,
• indigen
,
• indigene
,
• aborigine
,
• aboriginal

1. Belirli bir yerde doğmuş yerli bir insan

• "Kuzeybatı kıyılarının yerlilerinin sanatı"

• "Kanada hükümeti, yerli üniversite öğrencilerine verilen hibeleri vergilendirme planlarını hurdaya çıkardı"

eşanlamlı:
• yerli
,
• indigene

2. A person born in a particular place or country

• "He is a native of brazil"

synonym:
• native

2. Belirli bir yerde veya ülkede doğmuş bir kişi

• "Brezilya yerlisidir"

eşanlamlı:
• yerli

3. Indigenous plants and animals

synonym:
• native

3. Yerli bitkiler ve hayvanlar

eşanlamlı:
• yerli

adjective

1. Characteristic of or existing by virtue of geographic origin

• "The native north american sugar maple"

• "Many native artists studied abroad"

synonym:
• native

1. Coğrafi köken nedeniyle karakteristik veya mevcut

• "Yerel kuzey amerika şeker akçaağacı"

• "Birçok yerli sanatçı yurtdışında eğitim gördü"

eşanlamlı:
• yerli

2. Belonging to one by birth

• "My native land"

• "One's native language"

synonym:
• native

2. Doğuştan birine ait

• "Ana vatanım"

• "Birinin ana dili"

eşanlamlı:
• yerli

3. Characteristic of or relating to people inhabiting a region from the beginning

• "Native americans"

• "The aboriginal peoples of australia"

synonym:
• native
,
• aboriginal

3. Başından beri bir bölgede yaşayan insanların karakteristiği veya bunlarla ilgili

• "Yerli amerikalılar"

• "Avustralya'nın yerli halkları"

eşanlamlı:
• yerli

4. As found in nature in the elemental form

• "Native copper"

synonym:
• native

4. Doğada elementel formda bulunduğu gibi

• "Yerli bakır"

eşanlamlı:
• yerli

Examples of using

Under the Tatoeba guidelines, it is recommended that members only add sentences in their native language and/or translate from a language they can understand into their native language. The reason for this is that it is much easier to form natural-sounding sentences in one's native language. When we write in a language other than our native language, it is very easy to produce sentences that sound strange. Please make sure you only translate the sentence if you are sure you know what it means.

Tatoeba ilkeleri altında, üyelerin sadece kendi anadillerinde cümleler eklemeleri ve/veya anlayabilecekleri bir dilden anadillerine tercüme yapmaları önerilir. Bunun sebebi de kişinin, anadilinde doğal olan cümle kurmasının çok daha kolay olmasıdır. Anadilimiz dışında bir dilde yazdığımızda ise kulağa tuhaf gelen cümleler oluşturmamız çok kolaydır. Lütfen cümleyi sadece ne anlama geldiğini bildiğinizden eminken tercüme ettiğinizden emin olunuz.

Icelandic is my native language.

İzlandaca anadilimdir.

His native language is French.

Onun ana dili Fransızcadır.

My native language is French.

Ana dilim Fransızca.

Tom is a native French speaker.

Tom'un ana dili Fransızcadır.

French isn't my native language.

Fransızca benim ana dilim değil.

Tom speaks French like a native.

Tom bir yerli gibi Fransızca konuşur.

Tom can speak French like a native.

Tom bir yerli gibi Fransızca konuşabilir.

Tom speaks French like a native speaker.

Tom yerli bir konuşucu gibi konuşur.

Tom speaks French as if he were a native speaker.

Tom bir yerli konuşucu gibi Fransızca konuşur.

I wish I could speak French like a native speaker.

Keşke bir yerli konuşucu gibi Fransızca konuşabilsem.

Some people think Tom's native language is French.

Bazı insanlar Tom'un ana dilinin Fransızca olduğunu düşünüyorlar.

I studied French for three years with a native speaker.

Yerli bir konuşucu ile üç yıl Fransızca çalıştım.

I don't often have a chance to speak French with a native speaker.

Çoğunlukla yerli bir konuşucu ile Fransızca konuşma şansım yok.

My French got better after I got married to a native French speaker.

Bir yerli Fransızca konuşucu ile evlendikten sonra Fransızcam daha iyi oldu.

Many people who hear Tom speaking French think he's a native speaker.

Tom'un Fransızca konuştuğunu duyan birçok insan onun bir yerli konuşucu olduğunu düşünüyor.

If you'd like to study French with a native speaker, please contact me.

Yerli bir konuşucuyla Fransızca öğrenmek istiyorsan, lütfen benimle irtibat kur.

Most people who hear Tom speaking French would never guess that he wasn't a native speaker.

Tom'un Fransızca konuştuğunu duyan birçok insan onun bir yerli konuşucu olmadığını asla tahmin edemezdi.

It's not my native language.

Bu benim ana dilim değil.

Tom speaks perfect French, his native language is German.

Tom mükemmel Fransızca konuşur, onun anadili Almancadır.