He defended himself tooth and nail.
Dişini tırnağına kadar savundu.
I stepped on a nail.
Bir çiviye bastım.
Give me another nail.
Bir çivi daha ver.
I broke a nail.
Bir çivi kırdım.
A nail punctured the tire.
Lastiği bir çivi deldi.
Mary changes her nail color almost every day.
Mary neredeyse her gün tırnak rengini değiştiriyor.
What's your favorite nail polish?
En sevdiğin oje hangisi?
The nail that sticks out gets hammered down.
Dışarı çıkan çivi çakılır.
He drove a nail into the board.
Tahtaya çivi çaktı.
The nail tore his jacket.
Çivi ceketini yırttı.
I tore my jacket on a nail.
Ceketimi bir çivi üzerinde yırttım.
A nail penetrated the car tyre.
Araba lastiğine bir çivi saplandı.
I'm looking for a lipstick to go with this nail polish.
Bu ojeyle gidecek bir ruj arıyorum.
The nail went through the wall.
Çivi duvardan geçti.
Drive the nail into the board.
Çiviyi tahtaya çak.
We found a nail stuck in the tire.
Lastiğe çakılmış bir çivi bulduk.
For free English to Turkish translation, utilize the Lingvanex translation apps.
We apply ultimate machine translation technology and artificial intelligence to offer a free Turkish-English online text translator.