Translation meaning & definition of the word "mine" into Turkish language

noun

1. Excavation in the earth from which ores and minerals are extracted

synonym:
• mine

1. Cevher ve minerallerin çıkarıldığı yeryüzünde kazı

eşanlamlı:
• benimki

2. Explosive device that explodes on contact

• Designed to destroy vehicles or ships or to kill or maim personnel

synonym:
• mine

2. Temas halinde patlayan patlayıcı

• Araçları veya gemileri yok etmek veya personeli öldürmek veya sakatlamak için tasarlanmıştır

eşanlamlı:
• benimki

verb

1. Get from the earth by excavation

• "Mine ores and metals"

synonym:
• mine

1. Kazı yaparak topraktan alın

• "Mayın cevherleri ve metaller"

eşanlamlı:
• benimki

2. Lay mines

• "The vietnamese mined cambodia"

synonym:
• mine

2. Mayınları döşemek

• "Vietnamlılar kamboçya'yı mayınladı"

eşanlamlı:
• benimki

Examples of using

You do your thing, I'll do mine.

Sen kendi işini yap, ben benimkini yaparım.

This book is mine, but the one on the table is yours.

Bu kitap benimki fakat masanın üzerindeki seninki.

That's your problem, not mine.

Bu senin sorunun, benim değil.

Tom is a former student of mine.

Tom benim eski öğrencimdir.

They're friends of mine.

Onlar benim arkadaşlarım.

They're your friends, not mine.

Onlar sizin arkadaşlarınız, benim değil.

They're your friends, not mine.

Onlar senin arkadaşların, benim değil.

This is mine, isn't it?

Bu benimki, değil mi?

This is mine, isn't it?

Bu benim, değil mi?

Tom's French is better than mine.

Tom'un Fransızcası benimkinden iyi.

I think the mistake is mine.

Sanırım hata benim.

I suggest you do your job and let me do mine.

İşini yapmanı ve benimkini yapmama izin vermeni öneririm.

I still have mine.

Benimkine hâlâ sahibim.

I stayed with a friend of mine.

Bir arkadaşımla birlikte kaldım.

I saw a friend of mine yesterday.

Dün bir arkadaşımı gördüm.

Tom was a good friend of mine.

Tom benim iyi bir arkadaşım.

I've come to take what's mine.

Benim olanı almaya geldim.

This CD is mine, isn't it?

Bu CD benim, değil mi?

This one's mine.

Bu benim.