Translation meaning & definition of the word "memory" into Turkish language

noun

1. Something that is remembered

• "Search as he would, the memory was lost"

synonym:
• memory

1. Hatırlanan bir şey

• "Arabildiği gibi ara, hafıza kayboldu"

eşanlamlı:
• hafıza

2. The cognitive processes whereby past experience is remembered

• "He can do it from memory"

• "He enjoyed remembering his father"

synonym:
• memory
,
• remembering

2. Geçmiş deneyimin hatırlandığı bilişsel süreçler

• "Bunu hafızadan yapabilir"

• "Babasını hatırlamaktan zevk alıyordu"

eşanlamlı:
• hafıza
,
• hatırlama

3. The power of retaining and recalling past experience

• "He had a good memory when he was younger"

synonym:
• memory
,
• retention
,
• retentiveness
,
• retentivity

3. Geçmiş tecrübeleri tutma ve hatırlama gücü

• "Gençken iyi bir hafızası vardı"

eşanlamlı:
• hafıza
,
• tutma
,
• bellek

4. An electronic memory device

• "A memory and the cpu form the central part of a computer to which peripherals are attached"

synonym:
• memory
,
• computer memory
,
• storage
,
• computer storage
,
• store
,
• memory board

4. Elektronik bir hafıza cihazı

• "Bir bellek ve cpu, çevre birimlerinin bağlı olduğu bir bilgisayarın merkezi bölümünü oluşturur"

eşanlamlı:
• hafıza
,
• bilgisayar belleği
,
• depolama
,
• bilgisayar depolama
,
• mağaza
,
• hafıza kartı

5. The area of cognitive psychology that studies memory processes

• "He taught a graduate course on learning and memory"

synonym:
• memory

5. Hafıza süreçlerini inceleyen bilişsel psikoloji alanı

• "Öğrenme ve hafıza üzerine yüksek lisans dersi verdi"

eşanlamlı:
• hafıza

Examples of using

I have no memory of what happened.

Ne olduğu ile ilgili anım yok.

I have no memory of that.

Onunla ilgili anım yok.

Tom is a memory.

Tom bir anı.

The taste of the first kiss remains vivid in my memory.

İlk öpücüğün tadı benim bellekte canlı kalır.

Tom has a good memory.

Tom, iyi bir belleğe sahiptir.

Tom has a poor memory.

Tom'un zayıf bir hafızası var.

Tom lost his memory.

Tom hafızasını kaybetti.

What's your favorite memory from childhood?

En sevdiğin çocukluk anın nedir?

Some systems, such as Burroughs B5500, do not use paging to implement virtual memory. Instead, they use segmentation, that divide virtual address spaces into variable-length segments. A virtual address consists of a segment number and an offset within the segment.

Burroughs B5500 gibi bazı sistemler sanal bellek uygulamak için sayfa numaralama kullanmazlar.Onun yerine segmentasyon kullanırlar, bu sanal adres alanlarını değişik uzunluktaki segmentlere böler. Bir sanal adres bir segment numarası ve segment içinde bir ötelemeden oluşur.

By 1969 the debate over virtual memory for commercial computers was over. An IBM research team led by David Sayre showed that their virtual memory overlay system consistently worked better than the best manually controlled systems.

1969'da ticari bilgisayarlar için sanal bellek üzerine tartışma sona erdi. David Sayre tarafından yönetilen bir IBM araştırma ekibi sanal bellek yükleme sisteminin tutarlı olarak en iyi elle kontrol edilen sistemlerden daha iyi çalıştığını gösterdi.

Pages are usually at least 4 KiB (4×1024 bytes) in size, and systems with large virtual address ranges or large amounts of real memory generally use larger page sizes.

Sayfaların boyutu genellikle en az 4 KiB (4 × 1024 bayt) büyüklüğündedir ve büyük sanal adres alanlarına ya da büyük gerçek bellek miktarlarına sahip sistemler genellikle daha büyük sayfalar kullanırlar.

Almost all implementations of virtual memory divide the virtual address space of an application program into pages; a page is a block of contiguous virtual memory addresses.

Hemen hemen tüm sanal bellek uygulamaları bir uygulama programının sanal adres alanını sayfalara böler; bir sayfa bitişik sanal bellek adreslerinden oluşan bir bloktur.

Virtual memory is a memory management technique developed for multitasking kernels.

Sanal bellek çoklu görev çekirdekleri için geliştirilmiş bir bellek yönetim tekniğidir.

Amnesia means "loss of memory".

Amnezi, "hafıza kaybı" anlamına gelir.

Your memory is good.

Sen iyi bir hafızaya sahipsin.

I am disgusted with myself for my short memory.

Unutkanlığım için kendimden iğreniyorum..

She had begun to recede in my memory.

O, anılarımda kaybolmaya başlamıştı.

My memory of her has begun to recede.

Onunla ilgili anılarım azalmaya başladı.

She cherished the memory of her dead husband.

Ölmüş kocasının anısına değer verdi.

She lost her memory in a traffic accident.

Bir trafik kazasında hafızasını yitirdi.