Translation meaning & definition of the word "lull" into Turkish language
Türk diline "boş" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Lull
[Uyuşturmak]/ləl/
noun
1. A pause during which things are calm or activities are diminished
- "There was never a letup in the noise"
- synonym:
- letup ,
- lull
1. Olayların sakin olduğu veya faaliyetlerin azaldığı bir duraklama
- "Gürültüde hiçbir zaman bir azalma olmadı"
- eşanlamlı:
- azalma ,
- uyuşturmak
2. A period of calm weather
- "There was a lull in the storm"
- synonym:
- lull ,
- quiet
2. Sakin bir hava dönemi
- "Fırtınada bir boşluk vardı"
- eşanlamlı:
- uyuşturmak ,
- sessiz
verb
1. Calm by deception
- "Don't let yourself be lulled into a false state of security"
- synonym:
- lull
1. Aldatmaca ile sakinleşmek
- "Kendinin sahte bir güvenlik durumuna düşmesine izin verme"
- eşanlamlı:
- uyuşturmak
2. Become quiet or less intensive
- "The fighting lulled for a moment"
- synonym:
- lull ,
- calm down
2. Sessiz olun veya daha az yoğun olun
- "Savaş bir an için durdu"
- eşanlamlı:
- uyuşturmak ,
- sakinleşmek
3. Make calm or still
- "Quiet the dragons of worry and fear"
- synonym:
- calm ,
- calm down ,
- quiet ,
- tranquilize ,
- tranquillize ,
- tranquillise ,
- quieten ,
- lull ,
- still
3. Sakin ol ya da hareketsiz kal
- "Endişelenme ve korkunun ejderhalarını sessizleştir"
- eşanlamlı:
- sakinlik ,
- sakinleşmek ,
- sessiz ,
- sakinleştirmek ,
- sessizleştirmek ,
- uyuşturmak ,
- hâlâ