Translation meaning & definition of the word "lug" into Turkish language
Türk diline "şimşek" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Lug
[Sürüklenmek]/ləg/
noun
1. Ancient celtic god
- synonym:
- Lug ,
- Lugh
1. Eski kelt tanrısı
- eşanlamlı:
- Sürüklenmek ,
- Lugh
2. A sail with four corners that is hoisted from a yard that is oblique to the mast
- synonym:
- lugsail ,
- lug
2. Direğe eğik bir avludan kaldırılan dört köşeli bir yelken
- eşanlamlı:
- pabuçotu ,
- sürüklenmek
3. A projecting piece that is used to lift or support or turn something
- synonym:
- lug
3. Bir şeyi kaldırmak, desteklemek veya çevirmek için kullanılan bir projeksiyon parçası
- eşanlamlı:
- sürüklenmek
4. Marine worms having a row of tufted gills along each side of the back
- Often used for fishing bait
- synonym:
- lugworm ,
- lug ,
- lobworm
4. Sırtın her iki tarafı boyunca bir dizi püsküllü solungaçları olan deniz solucanları
- Genellikle balık yemi için kullanılır
- eşanlamlı:
- sülük ,
- sürüklenmek ,
- tenya
verb
1. Carry with difficulty
- "You'll have to lug this suitcase"
- synonym:
- lug ,
- tote ,
- tug
1. Zor durumda bırakmak
- "Bu bavulu çekmen gerekecek"
- eşanlamlı:
- sürüklenmek ,
- taşımak ,
- çekiş
2. Obstruct
- "My nose is all stuffed"
- "Her arteries are blocked"
- synonym:
- stuff ,
- lug ,
- choke up ,
- block
2. Engellemek
- "Benim burnum tıkalı"
- "Arterleri tıkalı"
- eşanlamlı:
- eşya ,
- sürüklenmek ,
- tıkamak ,
- blok