Translation meaning & definition of the word "lottery" into Turkish language

noun

1. Something that is regarded as a chance event

• "The election was just a lottery to them"

synonym:
• lottery

1. Şans olayı olarak kabul edilen bir şey

• "Seçim onlar için sadece bir piyangoydu"

eşanlamlı:
• piyango

2. Players buy (or are given) chances and prizes are distributed by casting lots

synonym:
• lottery
,
• drawing

2. Oyuncular satın alır (veya verilir) şanslar ve ödüller döküm lotları ile dağıtılır

eşanlamlı:
• piyango
,
• çizim

Examples of using

Tom couldn't believe that he had just won the lottery.

Tom az önce piyangoyu kazandığına inanamadı.

I've hit the lottery.

Lotoyu tutturdum.

I've hit the lottery.

Piyangoyu kazandım.

I've won the lottery.

Lotoyu tutturdum.

I've won the lottery.

Piyangoyu kazandım.

They won the lottery.

Onlar piyango kazandı.

She won the lottery.

O piyango kazandı.

He won the lottery.

O lotoyu kazandı.

He won the lottery.

Milli Piyango´da kazandı.

Tom was chosen by lottery.

Tom piyango tarafından seçildi.

Tom bought a lottery ticket.

Tom bir piyango bileti satın aldı.

Tom had hoped that he would win the lottery.

Tom piyangoyu kazanacağını ummuştu.

Finding a decent man is more difficult than winning a lottery.

Saygın bir insan bulmak bir piyango kazanmaktan daha zor.

What would you do if you won the lottery?

Piyangoyu kazanmış olsan ne yapardın?

You won the lottery? No way!

Piyangoyu mu kazandın? Hadi canım!

Tom won $10,000 in the lottery.

Tom piyangoda 10,000$ kazandı.

Mary had a dream that she won the lottery.

Mary piyango kazandığına dair bir rüya gördü.

I won the lottery.

Ben piyango kazandım.

Marriage is a lottery.

Evlilik bir piyangodur.

Did Jerry really win a lottery?

Jerry gerçekten bir piyango kazandı mı?