Translation meaning & definition of the word "listless" into Turkish language
Türk diline "kayıpsız" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Listless
[Kayıtsız]/lɪstləs/
adjective
1. Lacking zest or vivacity
- "He was listless and bored"
- synonym:
- listless
1. Lezzet veya canlılık eksikliği
- "İstesiz ve sıkılmış"
- eşanlamlı:
- kayıtsız
2. Marked by low spirits
- Showing no enthusiasm
- "A dispirited and divided party"
- "Reacted to the crisis with listless resignation"
- synonym:
- dispirited ,
- listless
2. Düşük ruhlar tarafından işaretlenmiş
- Heves göstermeyen
- "Korkmuş ve bölünmüş bir parti"
- "Krize kayıtsız istifayla tepki verdi"
- eşanlamlı:
- neşesiz ,
- kayıtsız