Translation meaning & definition of the word "lid" into Turkish language

noun

1. Either of two folds of skin that can be moved to cover or open the eye

• "His lids would stay open no longer"

synonym:
• eyelid
,
• lid
,
• palpebra

1. Gözü örtmek veya açmak için hareket ettirilebilen iki cilt kıvrımından herhangi biri

• "Kapakları artık açık kalmayacaktı"

eşanlamlı:
• gözkapağı
,
• kapak

2. A movable top or cover (hinged or separate) for closing the opening at the top of a box, chest, jar, pan, etc.

• "He raised the piano lid"

synonym:
• lid

2. Bir kutu, göğüs, kavanoz, tava vb. üst kısımdaki açıklığı kapatmak için hareketli bir üst veya kapak (menteşeli veya ayrı).

• "Piyano kapağını kaldırdı"

eşanlamlı:
• kapak

3. Headdress that protects the head from bad weather

• Has shaped crown and usually a brim

synonym:
• hat
,
• chapeau
,
• lid

3. Başınızı kötü hava koşullarından koruyan başlık

• Şekilli taç ve genellikle bir ağız vardır

eşanlamlı:
• şapka
,
• kapak

Examples of using

Tom put the lid back on the trash can.

Tom çöp tenekesine kapağı geri koydu.

Tom closed the lid.

Tom kapağı kapattı.

Tom opened the lid.

Tom kapağı açtı.

The lid is closed.

Kapak kapalı.

Where's the pan lid?

Tencere kapağı nerede?

This lid is too tight for me to open.

Bu kapak benim açamayacağım kadar çok sıkı.

Tom put the lid back on the peanut butter jar.

Tom fıstık ezmesi kavanozunun kapağını yerine koydu.

Put a lid on it!

Onun üzerine bir kapak koy.

Tom removed the lid from the box.

Tom kutudan kapağı çıkardı.

Tom removed the lid from the medicine bottle.

Tom ilaç şişesinden kapağı çıkardı.

Tom can't get the lid off.

Top kapağı açamıyor.

She put the lid on the box.

O, kutunun kapağını kapattı.

She took off the lid of the box.

O, kutunun kapağını açtı.

He found it impossible to lift the lid.

Kapağı kaldırmayı imkansız buldu.

This lid belongs with that jar.

Bu kapak o kavanoza aittir.

I cannot get the lid off.

Kapağı açamıyorum.