Tom came just as I was leaving.
Tom tam ben giderken geldi.
We were just leaving.
Tam da gidiyorduk.
I couldn't prevent Tom from leaving.
Tom'un gitmesine engel olamadım.
I asked Tom what time he was planning on leaving.
Tom'a kaçta ayrılmayı planladığını sordum.
Tom was the one who suggested leaving early.
Tom erken ayrılmayı öneren kişiydi.
Tom probably had a good reason for leaving early.
Tom'un muhtemelen erken ayrılmak için iyi bir nedeni vardı.
I'm leaving Tatoeba.
Tatoeba'dan ayrılıyorum.
I'm leaving at 2:30.
2:30'da ayrılıyorum.
I'm leaving Boston tomorrow morning.
Yarın sabah Boston'dan ayrılıyorum.
I'm leaving in a week.
Bir hafta sonra gidiyorum.
I'm leaving right now.
Hemen şimdi gidiyorum.
I'm not leaving without Tom.
Tom olmadan gitmiyorum.
The train is leaving the station.
Tren istasyondan ayrılıyor.
I think I'll be leaving.
Sanırım ben gideceğim.
You're not leaving until I say it's OK.
Ben sorun olmadığını söyleyene kadar gitmiyorsun.
Tom isn't leaving, is he?
Tom gitmiyor, değil mi?
Tom is leaving, isn't he?
Tom gidiyor, değil mi?
Tom doesn't seem to be leaving.
Tom gidiyor gibi görünmüyor.
Did you notice Tom leaving?
Tom'un gittiğini fark ettin mi?
I've been thinking about leaving.
Gitmeyi düşünüyordum.
For free English to Turkish translation, utilize the Lingvanex translation apps.
We apply ultimate machine translation technology and artificial intelligence to offer a free Turkish-English online text translator.