Translation meaning & definition of the word "landmark" into Turkish language
Türk diline "manzara" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
Landmark
[Işaret]noun
1. The position of a prominent or well-known object in a particular landscape
- "The church steeple provided a convenient landmark"
- synonym:
- landmark
1. Belirli bir manzaradaki belirgin veya iyi bilinen bir nesnenin konumu
- "Kilise kulesi uygun bir dönüm noktası sağladı"
- eşanlamlı:
- işaret
2. An event marking a unique or important historical change of course or one on which important developments depend
- "The agreement was a watershed in the history of both nations"
- synonym:
- landmark ,
- turning point ,
- watershed
2. Elbette eşsiz veya önemli bir tarihsel değişimi işaret eden ya da önemli gelişmelerin bağlı olduğu bir olay
- "Anlaşma her iki ulusun tarihinde bir dönüm noktası oldu"
- eşanlamlı:
- işaret ,
- dönüm noktası ,
- sınır
3. A mark showing the boundary of a piece of land
- synonym:
- landmark
3. Bir toprak parçasının sınırını gösteren bir işaret
- eşanlamlı:
- işaret
4. An anatomical structure used as a point of origin in locating other anatomical structures (as in surgery) or as point from which measurements can be taken
- synonym:
- landmark
4. Diğer anatomik yapıların (ameliyatta olduğu gibi) bulunmasında veya ölçümlerin alınabileceği nokta olarak kullanılan anatomik bir yapı
- eşanlamlı:
- işaret