Translation meaning & definition of the word "invalid" into Turkish language
Türk diline "geçersiz" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Invalid
[Geçersiz]/ɪnvələd/
noun
1. Someone who is incapacitated by a chronic illness or injury
- synonym:
- invalid ,
- shut-in
1. Kronik bir hastalık veya yaralanma nedeniyle yetersiz kalan biri
- eşanlamlı:
- geçersiz ,
- kapatma
verb
1. Force to retire, remove from active duty, as of firemen
- synonym:
- invalid
1. Emekli olmaya zorlayın, itfaiyeciler gibi aktif görevden alın
- eşanlamlı:
- geçersiz
2. Injure permanently
- "He was disabled in a car accident"
- synonym:
- disable ,
- invalid ,
- incapacitate ,
- handicap
2. Kalıcı olarak yaralanmak
- "O bir araba kazasında devre dışı kaldı"
- eşanlamlı:
- devre dışı ,
- geçersiz ,
- kudretsiz hale getirmek ,
- handikap
adjective
1. Having no cogency or legal force
- "Invalid reasoning"
- "An invalid driver's license"
- synonym:
- invalid
1. Hiçbir yasal gücü veya yasal gücü olmaması
- "Geçersiz akıl yürütme"
- "Geçersiz bir ehliyet"
- eşanlamlı:
- geçersiz
2. No longer valid
- "The license is invalid"
- synonym:
- invalid
2. Artık geçerli değil
- "Lisans geçersizdir"
- eşanlamlı:
- geçersiz
Examples of using
The contract is invalid if you were forced to sign it.
Eğer imzalamaya zorlandıysanız, anlaşma geçersizdir.
The contract, if you were forced to sign it, is invalid.
Eğer imzalamaya zorlandıysan, sözleşme geçersizdir.