Translation meaning & definition of the word "intrusive" into Turkish language
Türk diline "müdahaleci" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Intrusive
[Araya giren]/ɪntrusɪv/
adjective
1. Tending to intrude (especially upon privacy)
- "She felt her presence there was intrusive"
- synonym:
- intrusive
1. Müdahale etme eğilimi (özellikle gizlilik üzerine)
- "Varlığının müdahaleci olduğunu hissetti"
- eşanlamlı:
- müdahaleci
2. Of rock material
- Forced while molten into cracks between layers of other rock
- synonym:
- intrusive
2. Kaya malzeme ile
- Diğer kaya katmanları arasındaki çatlaklara erimiş halde zorlanır
- eşanlamlı:
- müdahaleci
3. Thrusting inward
- "An intrusive arm of the sea"
- synonym:
- intrusive
3. Içe doğru itme
- "Denizin müdahaleci bir kolu"
- eşanlamlı:
- müdahaleci