Translation meaning & definition of the word "insensible" into Turkish language
Türk diline "duyumsuz" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Insensible
[Duyarsız]/ɪnsɛnsəbəl/
adjective
1. Incapable of physical sensation
- "Insensible to pain"
- "Insensible earth"
- synonym:
- insensible
1. Fiziksel duyumdan yoksun
- "Acıya duyarsız" demek"
- "Duyulmayan dünya"
- eşanlamlı:
- duyarsız
2. Unaware of or indifferent to
- "Insensible to the suffering around him"
- synonym:
- insensible(p) ,
- unaffected(p)
2. Farkında olmayan veya kayıtsız
- "Çevresindeki acılara karşı duyarsız"
- eşanlamlı:
- duyarsız(p) ,
- etkilenmemiş(p)
3. Barely able to be perceived
- "The transition was almost indiscernible"
- "An almost insensible change"
- synonym:
- indiscernible ,
- insensible ,
- undetectable
3. Zar zor algılanabiliyor
- "Geçiş neredeyse ayırt edilemezdi"
- "Neredeyse duyarsız bir değişiklik"
- eşanlamlı:
- ayırt edilemez ,
- duyarsız ,
- saptanamaz
4. Unresponsive to stimulation
- "He lay insensible where he had fallen"
- "Drugged and senseless"
- synonym:
- insensible ,
- senseless
4. Uyarılmaya cevap vermeyen
- "Düştüğü yerde duyarsız yatıyordu"
- "Uyumlu ve anlamsız"
- eşanlamlı:
- duyarsız ,
- anlamsız