Translation meaning & definition of the word "inherent" into Turkish language
Türk diline "iç" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Inherent
[Doğal]/ɪnhɪrənt/
adjective
1. Existing as an essential constituent or characteristic
- "The ptolemaic system with its built-in concept of periodicity"
- "A constitutional inability to tell the truth"
- synonym:
- built-in ,
- constitutional ,
- inbuilt ,
- inherent ,
- integral
1. Temel bir bileşen veya özellik olarak mevcut
- "Yerleşik periyodiklik kavramıyla ptolemaik sistem"
- "Gerçeği söyleyememek anayasal bir yetersizlik"
- eşanlamlı:
- gömme ,
- anayasal ,
- dahili ,
- doğal ,
- integral
2. In the nature of something though not readily apparent
- "Shortcomings inherent in our approach"
- "An underlying meaning"
- synonym:
- implicit in(p) ,
- inherent ,
- underlying
2. Kolayca anlaşılamayan bir şeyin doğasında
- "Yaklaşımımızın doğasında var olan eksiklikler"
- "Altta yatan bir anlam"
- eşanlamlı:
- örtük olarak (p) ,
- doğal ,
- altında yatan