Examples of using
It's a shame to stay indoors on a day like this.
Böyle bir günde evde kalmak bir utanç.
Tom works indoors.
Tom kapalı yerde çalışır.
Tom worked indoors.
Tom kapalı yerlerde çalıştı.
Keep the kids indoors.
Çocukları içeride tutun.
Tom certainly spends a lot of time indoors.
Tom kesinlikle kapalı yerlerde çok zaman harcıyor.
Tom sometimes wears sunglasses indoors.
Tom bazen içerde güneş gözlüğü takar.
People were told to stay indoors because of the violence in the streets.
İnsanlara sokaklardaki şiddet nedeniyle evde kalmaları söylendi.
In severe weather, it's best to stay indoors.
Şiddetli havalarda, evde kalmak en iyisidir.
When the Shishir comes out to translate, it's best to remain indoors.
Shishir çeviri yapmak için dışarı çıktığı zaman, en iyisi evde kalmaktır.
I usually stay indoors on Sunday.
Pazar günü genellikle evde kalırım.
I would rather go out than stay indoors.
Dışarı çıkmayı evde kalmaya tercih ederim.
It rained heavily all day, during which time I stayed indoors.
Tüm gün şiddetli yağmur yağdı, bu zaman zarfında evde kaldım.
It was raining hard, so we played indoors.
O kadar çok yağmur yağıyordu ki içerde oynadık.
Catherine stayed indoors because it was raining.
Yağmur yağdığı için Catherine içerde kaldı.
I stayed indoors because it rained.
Yağmur yağdığı için evde kaldım.
The best bet on a rainy day is to remain indoors.
Yağmurlu bir günde en iyisi evde kalmaktır.
Let's take a rest in the garden instead of indoors.
Evin içi yerine bahçede dinlenelim.