Translation meaning & definition of the word "incredibly" into Turkish language

adverb

1. Not easy to believe

• "Behind you the coastal hills plunge to the incredibly blue sea backed by the turkish mountains"

synonym:
• incredibly
,
• improbably
,
• implausibly
,
• unbelievably

1. İnanması kolay değil

• "Arkanızda kıyı tepeleri türk dağlarının desteklediği inanılmaz mavi denize düşüyor"

eşanlamlı:
• inanılmaz bir şekilde
,
• ihtimalsiz bir şekilde
,
• mantıksız bir şekilde

2. Exceedingly

• Extremely

• "She plays fabulously well"

synonym:
• fabulously
,
• fantastically
,
• incredibly

2. Fazlasıyla

• Son derece

• "Son derece iyi oynuyor"

eşanlamlı:
• inanılmaz bir şekilde
,
• garip biçimde

Examples of using

Tom is incredibly brilliant.

Tom inanılmaz derecede zeki.

You're incredibly naive.

İnanılmaz şekilde safsın.

Things got incredibly complicated.

İşler inanılmaz derecede karıştı.

Tom suddenly got incredibly nervous.

Tom birden inanılmaz şekilde sinirlendi.

This movie is incredibly stupid.

Bu film inanılmaz derecede aptalca.

She learnt English incredibly quickly.

O inanılmaz hızla İngilizce öğrendi.

I'm incredibly tired.

İnanılmaz biçimde yorgunum.

I'm incredibly busy.

İnanılmaz derecede meşgulüm.

George has an incredibly large Adam's apple.

George inanılmaz büyüklükte bir gırtlak kemiğine sahiptir.

Beth protested, but her mother reminded her that she was incredibly fat.

Beth protesto etti, ancak annesi onun inanılmaz şişman olduğunu hatırlattı.