Examples of using
What's your annual income?
Yıllık gelirin nedir?
His annual income is more than $100,000.
Onun yıllık geliri 100,000 dolardan daha fazladır.
Tom couldn't make both ends meet on his income.
Tom gelirine göre geçinemiyordu.
It doesn't make much sense to me that I have to pay more income tax than you even though you make more money than I do.
Benim kazandığımdan daha çok para kazanmana rağmen benim senden daha çok gelir vergisi ödemem bana çok mantıklı gelmiyor.
Professional writers do not have a regular income.
Profesyonel yazarların düzenli bir geliri yoktur.
Tom pays about 25% of his income in taxes.
Tom gelirinin yaklaşık %25' ini vergi olarak ödüyor.
My income and expenses aren't balanced.
Gelirim ve giderlerim dengeli değil.
He has a nice income.
O iyi bir gelire sahip.
His large income makes it possible for him to travel overseas every year.
Onun büyük geliri ona her yıl yurt dışında seyahat etmesini mümkün kılıyor.
The opposition party put forward a bill to reduce income tax.
Muhalefet partisi gelir vergisini düşürmek için bir yasa tasarısı sundu.
I must manage on a small income.
Küçük bir gelirle idare etmeliyim.
She spends most of her income on books.
Gelirinin çoğunu kitaplara harcar.
She was used to living on a small income.
O, küçük bir gelirle yaşamaya alışkındı.
She spends a major part of her income on food.
O, gelirinin önemli bir bölümünü gıdaya harcıyor.
Her large income enables her to go to Paris every year.
Onun büyük geliri onun her yıl Paris'e gitmesini sağlıyor.
They have to live on his small income.
Onun küçük geliriyle yaşamak zorundalar.
He is quite satisfied with his income.
Gelirinden oldukça memnun.
His income is too small to support his large family.
Onun geliri büyük ailesini geçindiremeyecek kadar çok küçüktü.
Taxation is based on income.
Vergilendirme gelire bağlıdır.
His annual income is more than $100000.
Onun yıllık geliri 100.000$'dan fazladır.
