Translation meaning & definition of the word "imprudent" into Turkish language
Türk diline "acil" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Imprudent
[Tedbirsiz]/ɪmprudənt/
adjective
1. Not prudent or wise
- "Very imprudent of her mother to encourage her in such silly romantic ideas"
- "Would be imprudent for a noneconomist to talk about the details of economic policy"- a.m.schlesinger
- synonym:
- imprudent
1. İhtiyatlı ya da bilge değil
- "Annesinin bu kadar saçma romantik fikirlerde onu cesaretlendirmesi konusunda çok tedbirsiz"
- "Bir ekonomi uzmanının ekonomi politikasının ayrıntıları hakkında konuşması tedbirsiz olurdu" - a.m.schlesinger
- eşanlamlı:
- tedbirsiz
2. Lacking wise self-restraint
- "An imprudent remark"
- synonym:
- imprudent
2. Akıllı kendini sınırlama eksikliği
- "Akıllı olmayan bir açıklama"
- eşanlamlı:
- tedbirsiz