Translation meaning & definition of the word "impromptu" into Turkish language
Türk diline "impromptu" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Impromptu
[Hazırlıksız]/ɪmprɑmptu/
noun
1. An extemporaneous speech or remark
- "A witty impromptu must not sound premeditated"
- synonym:
- impromptu
1. Zaman dışı bir konuşma veya açıklama
- "Zeki bir empromptu önceden tasarlanmış gibi görünmemelidir"
- eşanlamlı:
- hazırlıksız
2. A short musical passage that seems to have been made spontaneously without advance preparation
- synonym:
- impromptu
2. Önceden hazırlık yapılmadan kendiliğinden yapılmış gibi görünen kısa bir müzikal pasaj
- eşanlamlı:
- hazırlıksız
adjective
1. With little or no preparation or forethought
- "His ad-lib comments showed poor judgment"
- "An extemporaneous piano recital"
- "An extemporary lecture"
- "An extempore skit"
- "An impromptu speech"
- "Offhand excuses"
- "Trying to sound offhanded and reassuring"
- "An off-the-cuff toast"
- "A few unrehearsed comments"
- synonym:
- ad-lib ,
- extemporaneous ,
- extemporary ,
- extempore ,
- impromptu ,
- offhand ,
- offhanded ,
- off-the-cuff ,
- unrehearsed
1. Çok az hazırlık veya öngörü olmadan
- "Ad-lib yorumları zayıf yargı gösterdi"
- "Dünya dışı bir piyano resitali"
- "Geçici bir ders"
- "Uzatılmış bir skeç"
- "Hırsız bir konuşma"
- "El dışı bahaneler"
- "Sesi kapalı ve güven verici olmaya çalışıyorum"
- "Manşet dışı bir tost"
- "Birkaç duyulmamış yorum"
- eşanlamlı:
- doğaçlama ,
- hazırlıksız ,
- irticalen ,
- düşüncesizce ,
- kelepçesiz
adverb
1. Without advance preparation
- "He spoke ad lib"
- synonym:
- ad lib ,
- ad libitum ,
- spontaneously ,
- impromptu
1. Önceden hazırlık olmadan
- "Ad lib konuştu"
- eşanlamlı:
- doğaçlama ,
- doğum ilanı ,
- kendiliğinden ,
- hazırlıksız