Translation meaning & definition of the word "improbable" into Turkish language
Türk diline "muhtemel" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Improbable
[Olası olmayan]/ɪmprɑbəbəl/
adjective
1. Not likely to be true or to occur or to have occurred
- "Legislation on the question is highly unlikely"
- "An improbable event"
- synonym:
- improbable ,
- unlikely
1. Doğru olması, gerçekleşmesi veya gerçekleşmiş olması muhtemel değildir
- "Soruyla ilgili yasal düzenleme pek olası değildir"
- "Olası olmayan bir olay"
- eşanlamlı:
- olasılıksız ,
- muhtemel olmayan
2. Having a probability too low to inspire belief
- synonym:
- improbable ,
- unbelievable ,
- unconvincing ,
- unlikely
2. İnanç uyandırmak için çok düşük bir olasılığa sahip olmak
- eşanlamlı:
- olasılıksız ,
- inanılmaz ,
- inandırıcı olmayan ,
- muhtemel olmayan
3. Too improbable to admit of belief
- "A tall story"
- synonym:
- improbable ,
- marvelous ,
- marvellous ,
- tall(a)
3. İnancını kabul etmek imkansız
- "Uzun bir hikaye"
- eşanlamlı:
- olasılıksız ,
- harika ,
- muhteşem ,
- uzun(a)
Examples of using
It's so improbable.
Çok imkansız.
Your explanation won't wash; it's too improbable to be true.
Açıklamanız inandırıcı olmayacak; o gerçek olamayacak kadar imkansız.