Lingvanex Tranalator

Translator for


translation app

Lingvanex - your universal translation app

Translator for

Download For Free

Translation meaning & definition of the word "implication" into Turkish language

Türk diline "implikasyon" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı

EnglishTurkish

Implication

[Sokma]
/ɪmpləkeʃən/

noun

1. Something that is inferred (deduced or entailed or implied)

  • "His resignation had political implications"
    synonym:
  • deduction
  • ,
  • entailment
  • ,
  • implication

1. Çıkarılan bir şey (katılmış veya ima edilmiş veya ima edilmiş)

  • "Çarşılığının siyasi sonuçları vardı"
    eşanlamlı:
  • indirim
  • ,
  • ihale
  • ,
  • ima etme

2. A meaning that is not expressly stated but can be inferred

  • "The significance of his remark became clear only later"
  • "The expectation was spread both by word and by implication"
    synonym:
  • significance
  • ,
  • import
  • ,
  • implication

2. Açıkça ifade edilmeyen ancak çıkarsanabilen bir anlam

  • "Sözünün önemi ancak daha sonra netleşti"
  • "Beklenti hem sözle hem de ima yoluyla yayıldı"
    eşanlamlı:
  • önem
  • ,
  • ithal etmek
  • ,
  • ima etme

3. An accusation that brings into intimate and usually incriminating connection

    synonym:
  • implication

3. Samimi ve genellikle suçlayıcı bir bağlantı getiren bir suçlama

    eşanlamlı:
  • ima etme

4. A logical relation between propositions p and q of the form `if p then q'

  • If p is true then q cannot be false
    synonym:
  • implication
  • ,
  • logical implication
  • ,
  • conditional relation

4. Formun p ve q önermeleri arasındaki mantıksal bir ilişki `if p sonra q'

  • Eğer p doğruysa, q yanlış olamaz
    eşanlamlı:
  • ima etme
  • ,
  • mantıklı sonuç
  • ,
  • şartlı ilişki

5. A relation implicated by virtue of involvement or close connection (especially an incriminating involvement)

  • "He was suspected of implication in several robberies"
    synonym:
  • implication

5. Katılım veya yakın bağlantı nedeniyle oluşan bir ilişki (özellikle suçlayıcı bir katılım)

  • "Birkaç soygunda ima edildiğinden şüpheleniliyordu"
    eşanlamlı:
  • ima etme

Examples of using

Tom was disturbed by the implication.
Tom imadan rahatsız oldu.
I resent that implication.
O karışmaya sinirleniyorum.
Her implication in the crime was obvious.
Onun suça karıştığı belliydi.