Translation meaning & definition of the word "image" into Turkish language

noun

1. An iconic mental representation

• "Her imagination forced images upon her too awful to contemplate"

synonym:
• image
,
• mental image

1. İkonik bir zihinsel temsil

• "Hayal gücü, üzerinde düşünmek için çok korkunç görüntüler zorladı"

eşanlamlı:
• görüntü
,
• zihinsel imge

2. (jungian psychology) a personal facade that one presents to the world

• "A public image is as fragile as humpty dumpty"

synonym:
• persona
,
• image

2. (jung psikolojisi) kişinin dünyaya sunduğu kişisel bir cephe

• "Kamu imajı humpty dumpty kadar kırılgandır"

eşanlamlı:
• kişi
,
• görüntü

3. A visual representation (of an object or scene or person or abstraction) produced on a surface

• "They showed us the pictures of their wedding"

• "A movie is a series of images projected so rapidly that the eye integrates them"

synonym:
• picture
,
• image
,
• icon
,
• ikon

3. Bir yüzeyde üretilen görsel bir temsil (bir nesnenin veya sahnenin veya kişinin veya soyutlamanın)

• "Bize düğünlerinin resimlerini gösterdiler"

• "Bir film, gözün onları bütünleştireceği kadar hızlı yansıtılan bir dizi görüntüdür"

eşanlamlı:
• resim
,
• görüntü
,
• ikon
,
• i̇kon

4. A standard or typical example

• "He is the prototype of good breeding"

• "He provided america with an image of the good father"

synonym:
• prototype
,
• paradigm
,
• epitome
,
• image

4. Standart veya tipik bir örnek

• "O iyi yetiştiriciliğin prototipidir"

• "Amerika'ya iyi bir baba imajı sağladı"

eşanlamlı:
• prototip
,
• paradigma
,
• özet
,
• görüntü

5. Language used in a figurative or nonliteral sense

synonym:
• trope
,
• figure of speech
,
• figure
,
• image

5. Figüratif veya edebi olmayan anlamda kullanılan dil

eşanlamlı:
• mecaz
,
• söz sanatı
,
• figür
,
• görüntü

6. Someone who closely resembles a famous person (especially an actor)

• "He could be gingrich's double"

• "She's the very image of her mother"

synonym:
• double
,
• image
,
• look-alike

6. Ünlü birine (özellikle bir aktöre) benzeyen biri

• "Gingrich'in ikizi olabilir"

• "Annesinin tam görüntüsü"

eşanlamlı:
• çift
,
• görüntü
,
• benzer

7. (mathematics) the set of values of the dependent variable for which a function is defined

• "The image of f(x) = x^2 is the set of all non-negative real numbers if the domain of the function is the set of all real numbers"

synonym:
• image
,
• range
,
• range of a function

7. (matematik) bir fonksiyonun tanımlandığı bağımlı değişkenin değer kümesi

• "F(x) = x^2'nin görüntüsü, fonksiyonun etki alanı tüm gerçek sayıların kümesi ise, negatif olmayan tüm gerçek sayıların kümesidir"

eşanlamlı:
• görüntü
,
• menzil
,
• bir fonksiyonun aralığı

8. The general impression that something (a person or organization or product) presents to the public

• "Although her popular image was contrived it served to inspire music and pageantry"

• "The company tried to project an altruistic image"

synonym:
• image

8. Bir şeyin (bir kişi veya kuruluş veya ürün) halka sunduğu genel izlenim

• "Popüler imajı kurgulanmış olsa da, müziğe ve pageantry'ye ilham vermeye hizmet etti"

• "Şirket özgecil bir imaj yansıtmaya çalıştı"

eşanlamlı:
• görüntü

9. A representation of a person (especially in the form of sculpture)

• "The coin bears an effigy of lincoln"

• "The emperor's tomb had his image carved in stone"

synonym:
• effigy
,
• image
,
• simulacrum

9. Bir kişinin temsili (özellikle heykel şeklinde)

• "Sikke lincoln'ün bir hacmini taşıyor"

• "İmparatorun mezarı taşa oyulmuş görüntüsüne sahipti"

eşanlamlı:
• heykel
,
• görüntü
,
• sahte gösteriş

verb

1. Render visible, as by means of mri

synonym:
• image

1. Mri aracılığıyla olduğu gibi görünür kılın

eşanlamlı:
• görüntü

2. Imagine

• Conceive of

• See in one's mind

• "I can't see him on horseback!"

• "I can see what will happen"

• "I can see a risk in this strategy"

synonym:
• visualize
,
• visualise
,
• envision
,
• project
,
• fancy
,
• see
,
• figure
,
• picture
,
• image

2. Hayal etmek

• Düşünmek

• Birinin aklında görmek

• "Onu at sırtında göremiyorum!"

• "Ne olacağını görebiliyorum"

• "Bu stratejide bir risk görüyorum"

eşanlamlı:
• görselleştirmek
,
• düşünmek
,
• proje
,
• fantezi
,
• görmek
,
• figür
,
• resim
,
• görüntü

Examples of using

Tom clicked on the thumbnail so he could see a larger version of the same image.

Tom aynı görüntünün daha büyük versiyonunu görebilsin diye minyatür çizim üzerine tıkladı.

Can we enhance the image?

Görüntüyü büyütebilir miyiz?

It's the living image of your grandfather.

O, büyük babanın canlı görüntüsüdür.

I can't figure out how to upload an image.

Bir resmin nasıl yükleneceğini bilmiyorum.

I think the devil doesn't exist, but man has created him, he has created him in his own image and likeness.

Şeytanın var olmadığını düşünüyorum, bence insanlık onu yarattı,kendi hayalinde ve tasvirinde

What's your favorite image editing software?

En sevdiğiniz resim düzenleme yazılımı hangisi?

The two mirrors facing each other created a repeating image that went on to infinity.

Birbirlerine bakan iki ayna, sonsuza kadar yinelenen bir görüntü yarattı.

Open an image and select an image layout. Click "Open" for opening an image. Click "Quit" for quitting the program. "Image Layout" feature allows you to view in any layout.

Bir resim açın ve bir resim düzeni seçin. Bir resim açmak için "Aç"'a tıklatın. Programdan çıkmak için "Çıkış"'ı tıklatın. "Resim Düzeni" özelliği herhangi bir düzende göstermenize olanak tanır.

The group box "Image Layout" shows different options for displaying the image in the picture box. There are four layouts to choose from. With Center, your image will be centered in the picture box. With Auto size, your image will be auto sized. With Stretch, your image will be resized to the size of the picture box and with Autozoom, your image will be zoomed to the picture box.

"Resim Düzeni" çerçevesi resim kutusundaki resmi göstermek için farklı seçenekler sunar. Buradan seçebileceğiniz dört düzen vardır. Ortala ile resminiz resim kutusuna ortalanacaktır. Otomatik boyutlandır ile resminiz otomatik boyutlandırılacaktır. Uzat ile, resminiz resim kutusunun boyutuna göre büyütülecektir ve Otomatik zum ile ise resminiz resim kutusuna yakınlaştırılacaktır.

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users.

Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

He is the image of his father.

O, babasına benziyor.

He is the very image of his father.

O, tıpkı babasına benziyor.

Everyone says that he is the very image of his father.

Herkes onun babasına çok benzediğini söylüyor.

God created man in his own image.

Tanrı insanı kendi suretinde yarattı.

I'd like to change my image.

Ben görüntümü değiştirmek istiyorum.

The image is out of focus.

Görüntü odak dışında.