Lingvanex Tranalator

Translator for


translation app

Lingvanex - your universal translation app

Translator for

Download For Free

Translation meaning & definition of the word "hum" into Turkish language

Türk diline "hum" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı

EnglishTurkish

Hum

[Hımlamak]
/həm/

noun

1. The state of being or appearing to be actively engaged in an activity

  • "They manifested all the busyness of a pack of beavers"
  • "There is a constant hum of military preparation"
    synonym:
  • busyness
  • ,
  • hum

1. Bir etkinliğe aktif olarak katılma veya görünme durumu

  • "Bir kunduz paketinin tüm meşguliyetini ortaya koydular"
  • "Askeri hazırlık sürekli bir uğultusu var"
    eşanlamlı:
  • meşguliyet
  • ,
  • hımlamak

2. An islamic fundamentalist group in pakistan that fought the soviet union in afghanistan in the 1980s

  • Now operates as a terrorist organization primarily in kashmir and seeks kashmir's accession by pakistan
    synonym:
  • Harkat-ul-Mujahidin
  • ,
  • HUM
  • ,
  • Harkat ul-Ansar
  • ,
  • HUA
  • ,
  • Harkat ul-Mujahedeen
  • ,
  • Al Faran
  • ,
  • Movement of Holy Warriors

2. Pakistan'da 1980 lerde afganistan'da sovyetler birliği ile savaşan i̇slami köktendinci bir grup

  • Şimdi öncelikle keşmir'de bir terör örgütü olarak faaliyet gösteriyor ve keşmir'in pakistan tarafından katılımını istiyor
    eşanlamlı:
  • Harkat-ül-Mücahidin
  • ,
  • HIMLAMAK
  • ,
  • Harkat ul-Ansar
  • ,
  • HUA
  • ,
  • Harkat ul-Mücahede
  • ,
  • Al Faran'a
  • ,
  • Kutsal Savaşçıların Hareketi

3. A humming noise

  • "The hum of distant traffic"
    synonym:
  • hum
  • ,
  • humming

3. Uğultu sesi gibi

  • "Uzaktan gelen trafik uğultusu"
    eşanlamlı:
  • hımlamak
  • ,
  • vızıldayan

verb

1. Sing with closed lips

  • "She hummed a melody"
    synonym:
  • hum

1. Kapalı dudaklarla şarkı söyleyin

  • "Bir melodiyi mırıldandı"
    eşanlamlı:
  • hımlamak

2. Be noisy with activity

  • "This office is buzzing with activity"
    synonym:
  • hum
  • ,
  • buzz
  • ,
  • seethe

2. Aktivite ile gürültülü olun

  • "Bu ofis aktivite ile vızıldıyor"
    eşanlamlı:
  • hımlamak
  • ,
  • vızıltı
  • ,
  • seethe

3. Sound with a monotonous hum

    synonym:
  • hum
  • ,
  • thrum

3. Monoton bir uğultu ile ses

    eşanlamlı:
  • hımlamak
  • ,
  • tıngırdatmak

4. Make a low continuous sound

  • "The refrigerator is humming"
    synonym:
  • hum

4. Düşük sürekli ses yapın

  • "Buzdolabı mırıldanıyor"
    eşanlamlı:
  • hımlamak