Translation meaning & definition of the word "huge" into Turkish language
Türk diline "büyük" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Huge
[Kocaman]/hjuʤ/
adjective
1. Unusually great in size or amount or degree or especially extent or scope
- "Huge government spending"
- "Huge country estates"
- "Huge popular demand for higher education"
- "A huge wave"
- "The los angeles aqueduct winds like an immense snake along the base of the mountains"
- "Immense numbers of birds"
- "At vast (or immense) expense"
- "The vast reaches of outer space"
- "The vast accumulation of knowledge...which we call civilization"- w.r.inge
- synonym:
- huge ,
- immense ,
- vast ,
- Brobdingnagian
1. Boyut veya miktar veya derece veya özellikle kapsam veya kapsam açısından olağandışı derecede büyüktür
- "Büyük devlet harcamaları"
- "Büyük ülke mülkleri"
- "Yüksek öğrenim için büyük halk talebi"
- "Büyük bir dalga"
- "Los angeles su kemeri, dağların tabanı boyunca muazzam bir yılan gibi rüzgarlar"
- "Çok sayıda kuş"
- "Büyük (veya muazzam) masrafta"
- "Uzayın geniş alanları"
- "Medeniyet dediğimiz engin bilgi birikimi..."- w.r.inge
- eşanlamlı:
- kocaman ,
- muazzam ,
- geniş ,
- Brobdingnaglı
Examples of using
The concert was a huge success.
Konser büyük bir başarıydı.
I need a huge favor.
Büyük bir iyiliğe ihtiyacım var.
I made a huge mistake.
Büyük bir hata yaptım.