Translation meaning & definition of the word "hug" into Turkish language
Türk diline "hug" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Hug
[Sarılma]/həg/
noun
1. A tight or amorous embrace
- "Come here and give me a big hug"
- synonym:
- hug ,
- clinch ,
- squeeze
1. Sıkı veya aşk dolu bir kucaklama
- "Buraya gel ve bana sarıl"
- eşanlamlı:
- sarılma ,
- yapışmak ,
- sıkmak
verb
1. Squeeze (someone) tightly in your arms, usually with fondness
- "Hug me, please"
- "They embraced"
- "He hugged her close to him"
- synonym:
- embrace ,
- hug ,
- bosom ,
- squeeze
1. Kollarınızda sıkıca sıkın (birini), genellikle düşkünlükle
- "Kalçala beni, lütfen"
- "Kapıştılar" demek"
- "Ona yakın sarıldı"
- eşanlamlı:
- kucaklamak ,
- sarılma ,
- göğüs ,
- sıkmak
2. Fit closely or tightly
- "The dress hugged her hips"
- synonym:
- hug
2. Yakından veya sıkıca takın
- "Giysi kalçalarına sarıldı"
- eşanlamlı:
- sarılma
Examples of using
Tom gave Mary a hug and a kiss.
Tom Mary'ye sarıldı ve bir öpücük verdi.
Tom put the guitar case down so he could hug Mary.
Tom Mary'ye sarılabilmek için gitar kutusunu yere bıraktı.
Tom put the guitar case down so he could hug Mary.
Tom gitar kutusunu yere bıraktı böylece Mary'ye sarılabildi.