Translation meaning & definition of the word "hoot" into Turkish language
Türk diline "atmak" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Hoot
[Yuh]/hut/
noun
1. A loud raucous cry (as of an owl)
- synonym:
- hoot
1. Gürültülü bir haykırış (bir baykuş gibi)
- eşanlamlı:
- yuh
2. A cry or noise made to express displeasure or contempt
- synonym:
- boo ,
- hoot ,
- Bronx cheer ,
- hiss ,
- raspberry ,
- razzing ,
- razz ,
- snort ,
- bird
2. Hoşnutsuzluk ya da aşağılama ifade etmek için yapılan bir çığlık ya da gürültü
- eşanlamlı:
- yuhalamak ,
- yuh ,
- Bronx tezahüratı ,
- tıslamak ,
- ahududu ,
- yağma ,
- abd ,
- homurdanmak ,
- kuş
3. Something of little value
- "His promise is not worth a damn"
- "Not worth one red cent"
- "Not worth shucks"
- synonym:
- damn ,
- darn ,
- hoot ,
- red cent ,
- shit ,
- shucks ,
- tinker's damn ,
- tinker's dam
3. Çok az değerli bir şey
- "Onun sözü lanet olsun değmez"
- "Bir kırmızı kuruş etmez"
- "Bok etmeye değmez"
- eşanlamlı:
- lanet etmek ,
- lanetlemek ,
- yuh ,
- kırmızı sent ,
- bok ,
- bokböceği ,
- tinker lanet olsun ,
- tinker barajı
verb
1. To utter a loud clamorous shout
- "The toughs and blades of the city hoot and bang their drums, drink arak, play dice, and dance"
- synonym:
- hoot
1. Yüksek sesle bağıran bir bağırış yapmak için
- "Şehrin çetinleri ve bıçakları davullarını çalıyor ve vuruyor, arak içiyor, zar çalıyor ve dans ediyor"
- eşanlamlı:
- yuh
2. Utter the characteristic sound of owls
- synonym:
- hoot
2. Baykuşların karakteristik sesini ifade eder
- eşanlamlı:
- yuh
Examples of using
Tom is a hoot.
Tom çok komik biri.
You're a hoot.
Sen bir beş para etmezsin.