Translation meaning & definition of the word "homeless" into Turkish language
Türk diline "evsiz" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Homeless
[Evsiz]/hoʊmləs/
noun
1. Someone unfortunate without housing
- "A homeless was found murdered in central park"
- synonym:
- homeless ,
- homeless person
1. Konutsuz talihsiz biri
- "Merkez park'ta bir evsiz öldürüldü"
- eşanlamlı:
- evsiz ,
- evsiz kişi
2. Poor people who unfortunately do not have a home to live in
- "The homeless became a problem in the large cities"
- synonym:
- homeless
2. Ne yazık ki yaşayacak bir evi olmayan fakir insanlar
- "Evsizler büyük şehirlerde sorun haline geldi"
- eşanlamlı:
- evsiz
adjective
1. Without nationality or citizenship
- "Stateless persons"
- synonym:
- homeless ,
- stateless
1. Vatandaşlık veya vatandaşlık olmadan
- "Vatansız insanlar"
- eşanlamlı:
- evsiz ,
- ülkesiz
2. Physically or spiritually homeless or deprived of security
- "Made a living out of shepherding dispossed people from one country to another"- james stern
- synonym:
- dispossessed ,
- homeless ,
- roofless
2. Fiziksel veya ruhsal olarak evsiz veya güvenlikten yoksun
- "Çobanlıktan geçimini bir ülkeden diğerine atılmış insanlar sağladı" - james stern
- eşanlamlı:
- mülksüzleştirilen ,
- evsiz ,
- çatısız
Examples of using
Tom pretended to be a homeless person.
Tom evsiz barksız bir kişiymiş gibi davranıyordu.
Tom was homeless.
Tom evsizdi.
I may be homeless, but I'm not stupid.
Evsiz olabilirim ama aptal değilim.