Translation meaning & definition of the word "hinder" into Turkish language
Türk diline "hinder" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Hinder
[Engellemek]/hɪndər/
verb
1. Be a hindrance or obstacle to
- "She is impeding the progress of our project"
- synonym:
- impede ,
- hinder
1. Engel veya engel olmak
- "Projemizin ilerlemesini engelliyor"
- eşanlamlı:
- engellemek
2. Hinder or prevent the progress or accomplishment of
- "His brother blocked him at every turn"
- synonym:
- obstruct ,
- blockade ,
- block ,
- hinder ,
- stymie ,
- stymy ,
- embarrass
2. İlerlemeyi veya başarmayı engellemek veya önlemek
- "Kardeşi onu her fırsatta engelledi"
- eşanlamlı:
- engellemek ,
- abluka ,
- blok ,
- arpacık ,
- utandırmak
3. Put at a disadvantage
- "The brace i have to wear is hindering my movements"
- synonym:
- handicap ,
- hinder ,
- hamper
3. Dezavantajlı duruma düşürmek
- "Giymem gereken destek, hareketlerimi engelliyor"
- eşanlamlı:
- handikap ,
- engellemek
adjective
1. Located at or near the back of an animal
- "Back (or hind) legs"
- "The hinder part of a carcass"
- synonym:
- back(a) ,
- hind(a) ,
- hinder(a)
1. Bir hayvanın arkasında veya yakınında bulunur
- "Arka (veya arka) bacaklar"
- "Bir karkasın engel kısmı"
- eşanlamlı:
- geri(a) ,
- arka(a) ,
- engelleyici(a)