Translation meaning & definition of the word "gracious" into Turkish language
Türk diline "zengin" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Gracious
[Merhametli]/greʃəs/
adjective
1. Characterized by charm, good taste, and generosity of spirit
- "Gracious even to unexpected visitors"
- "Gracious living"
- "He bears insult with gracious good humor"
- synonym:
- gracious
1. Çekicilik, iyi tat ve ruhun cömertliği ile karakterize edilir
- "Beklenmedik ziyaretçilere bile hoş"
- "Zengin yaşam"
- "Merhametli iyi mizahla hakaret ediyor"
- eşanlamlı:
- merhametli
2. Characterized by kindness and warm courtesy especially of a king to his subjects
- "Our benignant king"
- synonym:
- benignant ,
- gracious
2. Nezaket ve özellikle bir kralın tebaasına sıcak nezaketiyle karakterize edilir
- "Bizim iyi huylu kralımız"
- eşanlamlı:
- sevecen ,
- merhametli
3. Exhibiting courtesy and politeness
- "A nice gesture"
- synonym:
- courteous ,
- gracious ,
- nice
3. Nezaket ve nezaket sergilemek
- "Güzel bir jest"
- eşanlamlı:
- saygılı ,
- merhametli ,
- nice
4. Disposed to bestow favors
- "Thanks to the gracious gods"
- synonym:
- gracious
4. Iyilik vermek için elden çıkarılmış
- "Zeki tanrılar sayesinde"
- eşanlamlı:
- merhametli
Examples of using
She is a most gracious neighbor.
O, son derece nazik bir komşudur.