Translation meaning & definition of the word "gorge" into Turkish language
Türk diline "gorge" kelimesinin çeviri anlamı ve tanımı
English⟶Turkish
Gorge
[Boğaz]/gɔrʤ/
noun
1. A deep ravine (usually with a river running through it)
- synonym:
- gorge
1. Derin bir vadi (genellikle içinden geçen bir nehirle)
- eşanlamlı:
- boğaz
2. A narrow pass (especially one between mountains)
- synonym:
- defile ,
- gorge
2. Dar bir geçiş (özellikle dağlar arasında)
- eşanlamlı:
- bozmak ,
- boğaz
3. The passage between the pharynx and the stomach
- synonym:
- esophagus ,
- oesophagus ,
- gorge ,
- gullet
3. Farinks ve mide arasındaki geçiş
- eşanlamlı:
- özofagus ,
- esophagus ,
- boğaz ,
- gulet
verb
1. Overeat or eat immodestly
- Make a pig of oneself
- "She stuffed herself at the dinner"
- "The kids binged on ice cream"
- synonym:
- gorge ,
- ingurgitate ,
- overindulge ,
- glut ,
- englut ,
- stuff ,
- engorge ,
- overgorge ,
- overeat ,
- gormandize ,
- gormandise ,
- gourmandize ,
- binge ,
- pig out ,
- satiate ,
- scarf out
1. Aşırı yemek yiyin veya terbiyesizce yiyin
- Kendine domuz yap
- "Onun yemeğinde kendini doldurdu"
- "Çocuklar dondurmaya bastı"
- eşanlamlı:
- boğaz ,
- kusmak ,
- aşırı şımartmak ,
- tokluk ,
- tıkınmak ,
- eşya ,
- kabarmak ,
- fazla yemek ,
- oburlaştırmak ,
- cümbüş ,
- çıkarmak ,
- doyurmak ,
- eşarp çıkarmak